İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, yapımı geçmiş yönetim döneminde durdurulan F4 Rumelihisarüstü-Aşiyan füniküler hattındaki çalışmaları, finansal sorunları çözüp, yeniden başlattı. İstanbul halkını denizle buluşturmak için projeler ürettiklerini vurgulayan İmamoğlu, 5 yeni hattın müjdesini verdi. “İnsanları denize ulaştırmak ve kullanmalarını sağlamak lazım” diyen İmamoğlu, “Bu manada Anadolu Hisarı – Küçüksu arasında bir çalışmamız var. Küçüksu – Kandilli iskeleleri ile buradan Aşiyan’ı oraya bağlayacağız. Aşiyan’dan yukarıya bağlanan bu hattın, yine böyle Boğaz’dan diğer noktalarla birleşmesini sağlamış olacağız. Füniküler noktasında yine çalışmalarımız sürüyor. Yine Tophane – Şişhane arası, Avcılar E5 – Avcılar İDO arası, Kavacık – Çubuklu arası, İTÜ – İstinye arası, Altunizade – Çengelköy arası gibi beş ayrı füniküler hattı ile ilgili proje etüt çalışmaları bünyemizde devam ediyor” bilgilerini paylaştı.

SARIYER / İSTANBUL


İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB), geçmiş yönetim tarafından 7 Haziran 2017’de inşasına başlanan, ancak bir süre sonra durdurulan F4 Rumelihisarüstü-Aşiyan füniküler hattındaki çalışmaları, finansal sorunları çözüp, yeniden başlattı. Hattın yeniden üretime alınmasıyla ilgili düzenlenen etkinlik, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun katılımıyla gerçekleşti. Etkinlikte İmamoğlu’na; Çekya İstanbul Başkonsolosu Jiri Cistecky, Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç ve İBB üst yönetimi eşlik etti. İBB Raylı Sistemler Daire Başkanı Pelin Alpkökin’den hatla ilgili teknik bilgileri alan İmamoğlu, konuşmasına, şu sözlerle başladı:
“BU BAŞLANGICI BÖYLE YAPMAK İSTEMEZDİM”
“İstanbul Boğazı’nın en güzel noktalarından birisindeyiz. Sarıyer ile Beşiktaş’ın birleşme noktasındayız. Burası Rumelihisarüstü Aşiyan arasındaki finüküler hattı. Bunun başlangıcını yapıyoruz. Bu başlangıcı böyle yapmayı istemezdim. Benim tarzım değil. Çünkü bir proje, en iyi şekilde tasarlanmalı. En doğru tercihler yapılmalı. Sonra bu tarz projelerin finansman modeli de netleşmeli ki, hiçbir kurum ve kuruluş sıkıntı yaşamıyor olsun. Eğer bu da sağlanırsa işin son kısmı kalıyor; ihale. Şeffaf bir ihale ile en doğru imalatı yapacak olan kurumla da buluşması. Biz, burada özellikle finansman kısmından şikayetçiyiz. Bu süreçler, bu anlamda iyi planlanmamış ve ne yazık ki sıkıntıya uğramış, uğratılmış. Keşke böyle olmasaydı, keşke biz de duran metroları tekrar finansmanını planlayıp, ödeme planını planlayıp, bugüne dair başlangıcına böyle bir tören yapma ihtiyacı duymasaydık. Bu doğru bir şey değil. Ama toplumu da bilgilendirmem lazım. 800 metre uzunluğundaki bu hattın özellikle araç imalatındaki gerekli olan yaklaşık 11 – 12 aylık o imalat ve tasarım sürecini de göze aldığımızda, biz, Ekim 2021’i hedef koyduk kendimize. Bu hattı devreye alacağız. İnşallah çift yönde 6 bin yolcu saatte taşıma kapasitesine sahip olacak bu hat sadece 3 dakikada bu ulaşımı sağlayacak.”

“İSTANBUL’UN GELECEĞİ; METRO”
İstanbul’un geleceğinin metro olduğunu vurgulayan İmamoğlu, devam eden çalışmalarla ilgili de şu bilgileri paylaştı:
“Şimdi bunu iyi planlayıp, bütüncül bir toplu taşıma metodunu İstanbullularla buluşturmak arzusundayız. Özellikle önümüzdeki 1,5 yılda, 5 raylı sistemi devreye almak, bizim için kıymetli bir hedef. İstanbullunun bunları bilmesi, hep beraber konsantre olmamız, yöneticilerimin de bu anlamda konsantrasyonunu en yüksek seviyede tutup, bu süreci hızlıca devreye almamız gerekiyor. Bu hatların finansman ve teknik sorunlarını da aşarak yapımını hızlandırdık. İki hat burada önemli. İlki; Kabataş- Beşiktaş- Mecidiyeköy- Mahmutbey Metro Hattı. Mecidiyeköy- Mahmutbey Hattı, bu bölümün birinci kısmı gibi düşünebiliriz. 19 Mayıs’ta açılışını yapacaktık, fakat pandemiden dolayı, özellikle yurt dışından gelip bu dönemin elektromekanik kısmını devreye alacak ekibin kendi ülkelerine dönmüş olması süreci biraz uzattı. Eylül ayına yoğunlaşmaya başlayacak olan, İstanbul nüfusunun dönemine Mecidiyeköy- Mahmutbey Hattı’nı yetiştirmek istiyoruz. Bu hat, bizim E-5 üstüne yoğunlaşan ulaşım aksını da hafifletecek hat olacak. Ciddi bir yoğunluğu taşıyacak hattan bahsediyoruz.
Eminönü-Eyüpsultan- Alibeyköy Tramvay Hattı yine ikincisi. Ne yazık ki, 1,5 kilometrelik bir bölümünü, yapılmış bir hattı kırmak zorunda kaldık. Haliç hassas bir yer. Haliç’in zemini iyi analiz edilmeden süreç başlatılmış. Kazıklı bir sistem tercih edilmesi gerekirken, yüzeyde bir işlem yaparak geçilmiş. Üstünde hiçbir yük oluşmadan, hiçbir devreye alma boyutu olmadan, orada çökmeler başlamıştı. Bu hatla ilgili hızlı hareket ettik; kırdık, kazıkladık ve ray döşeme işlemini yeniden yapmak durumunda kaldık. Bu bölümün Eminönü-Alibeyköy Hattı’nın, Unkapanı- Alibeyköy Hattını bu yıl sonuna yetiştireceğiz. Orada da hem finansla ilgili planlamamızı hem süreçle ilgili teknik planlamamızı bu yönde yaptık. Bu da önemli bir nüfus ve trafik hattını yük olarak üstüne alacak. Bu iki hat aynı zamanda yoğun başka hatlarla da kesişiyor. Entegrasyonu da güçlendirmiş olacak.”


“ARKADAŞLARIM TİTİZ ÇALIŞARAK ÇÖZDÜ”

“Ataköy- Basın Ekspres- İkitelli Metrosu’nda tünel kazıları bitti. Burada elektromekanik işlere ağırlık veriyoruz. Bu tür yerlerde bölüm bölüm açmayı ve insanların metro taşımacılığını kullanmalarını sağlamayı hedefledik. Bahariye-İkitelli  bölümünü de 2021’de devreye almayı planlıyoruz. Anadolu Yakası’nın ciddi metro yatırımları var. Kuzey-güney aksından doğu-batı aksında olan metroları birleştiren Dudullu-Bostancı, bizim için çok kıymetli bir hat. 14,3 kilometrelik bu hattı da 2021’in sonuna hazırlamak arzusundayız. Bu konuda çalışmalarımız çok hızlı şekilde devam ediyor. Dudullu-Bostancı’nın dokuzuncu trenini de geçen hafta raylara indirmiş olduk. Aşiyan-Rumelihisarı arasındaki bu hat, İstanbul’un çok kadim bir kurumu Boğaziçi Üniversitesi, üst bölümde onla birleşiyor. Boğaziçi Üniversitesi’nin de bu süreci hararetle beklediğini biliyorum. Burası da diğer metro hatları gibi aynı kaderi paylaşmış ve durmuş bir noktada. Burada bir kısım inşaat işleriyle ilgili, elektromekanik işleriyle ilgili teknik problemler vardı. İdari problemler vardı. Arkadaşlarım çok titiz çalışarak çözdüler. Araç tasarım işlemlerini haziran ayında başlattık. Yine yurtdışında bir imalatçıyla anlaşılmıştı. Ve bu yönüyle hattın imar planları da işlenmesi ve koruma kurulu gibi birçok işlemin devreye alınması ile ilgili süreci de hızla başlattık.”
“İNSANLARI DENİZE ULAŞTIRMAK LAZIM”


Metro ve füniküler hatlarının, deniz hatlarıyla entegrasyonun önemine dikkat çeken İmamoğlu, “Konu, sadece Aşiyan ve Rumelihisarüstü arası değil; konu, denizle raylı sistemlerin sağlıklı bir şekilde buluşabilmesi konusu. O bakımdan Beşiktaş ve Sarıyer’in bu sahil bölgelerini de metroyla bağlamış ve bu iletişimi sağlamış olacak bu fünikülerin işlevselliği çok değerli bizim için. Şöyle bakıyoruz olaya: ‘İnsanlar niçin denizi kullanmıyor; hadi kullanın!’ İnsanları denize ulaştırmak ve kullanmalarını sağlamak lazım. Bu manada Anadolu Hisarı – Küçüksu arasında bir çalışmamız var ve burada Küçüksu – Kandilli iskeleleri ile buradan Aşiyan’ı oraya bağlayacağız. Özellikle çok kıymetli bir hat olmuş olacak. Aşiyan’dan yukarıya bağlanan bu hattın, yine böyle Boğaz’dan diğer noktalarla birleşmesini sağlamış olacağız. Füniküler noktasında yine çalışmalarımız sürüyor. Yine Tophane – Şişhane arası, Avcılar E5 – Avcılar İDO arası, Kavacık – Çubuklu arası, İTÜ – İstinye arası, Altunizade – Çengelköy arası gibi beş ayrı füniküler hattı ile ilgili proje etüt çalışmaları bünyemizde devam ediyor” dedi.
“HİÇBİR YATIRIM, BİR ŞAHSA YA DA BİR SİYASİ PARTİYE AİT DEĞİLDİR”


İstanbul’da mevcut raylı sistem uzunluğunun, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın da hatları dahil 233 kilometre olduğunu aktaran İmamoğlu, “Bu yıl açacağımız iki hatla beraber, bu rakam 260 kilometreye ulaşacak. Gayrettepe – İstanbul Havalimanı Hattı var; bu 37,5 kilometreyi buluyor. Dolayısıyla İstanbul’da yılsonu metro uzunluğu 300 km’yi bulmuş olacak. İnşallah trafikte daha rahat nefes almak adına, Türkiye’nin tüm kurum ve kuruluşları, buna Ulaştırma Bakanlığı, hükümetimiz, İstanbul Büyükşehir Belediyemiz, Türkiye Cumhuriyeti’nin parasını, Türk milletinin parasını iyi kullanarak, şehirlerimize doğru, verimli ve zamanında yatırım yaparak sistemi güçlendirmelidir. Bugün ve bundan sonra yapacağımız hiçbir yatırım, hiçbir bütçe kullanımı, bir şahsa ya da bir siyasi partiye ait değildir. 16 milyon İstanbul halkınındır. Biz, o halkın parasını en iyi şekilde kullanarak, en doğru şekilde yönlendirerek, en doğru projeyle bütünleştirerek İstanbul halkı hizmetine sunmaya devam edeceğiz. Türkiye’deki bütün yatırımlara da halkımızın bu gözle bakmasının altını özellikle çiziyorum. İstanbul'da bu güzel, bu büyük yatırımlar bana mı ait? Bu bir komedi; tam aksine İstanbul halkına ait. İBB, sizlerin kurumu; Türkiye'nin bakanlıkları veya buna yönelik kurumlarının da olduğu gibi. Bunu böyle yorumlamalı ve halkımıza böyle anlatmalıyız. Aksi takdirde bir kısım yanıltmalara veya bir kısım farklı yönlendirmelere aldanmış olur” diye konuştu.

“KENTİN NİMETLERİNİ VE FIRSATLARINI İYİ BİLİYORUZ”


Projede emeği geçen her kişi, kurum ve kuruluşa teşekkür eden İmamoğlu, sözlerini şöyle noktaladı:
“Bütün çalışma arkadaşlarıma, bütün emekçilere ayaklarına taş değmeden hiçbir sıkıntı, problem yaşamadan bu projeyi sonlandırmaları diliyorum. İnşallah, gururla seneye Ekim ayında bu hattı İstanbul halkının hizmetine sunmayı diliyorum. İBB bünyesindeki çalışma arkadaşlarımızın hassas ve titiz yorumlarıyla süreci analiz etmeleri, bana büyük güç ve kuvvet katıyor. Kimse bizim süreci yönetmemizden endişe etmesin. Kimse başladığımız bir projeyi bitirememe gibi bir kaygıyı İstanbullunun gündemine sokmaya çalışmasın. Biz, bu kentin nimetlerini ve bu kentin fırsatlarını iyi biliyoruz. Tek fark var. Biz, bu kentin nimetlerini ve fırsatlarını sadece ve sadece İstanbul halkının adına kullanma yeminli bu işi yapıyoruz. Onun için biz bu kaynakları iyi kullanıp, hiç kimseyi mağdur etmeden süreci sonlandıracağız. Hepinizin işlerinde kolaylıklar diliyorum. Allah utandırmasın. Allah tamamına erdirsin. Güzel dualardır bunlar. İnşallah hedeflediğimiz zamanda da milletimizi bu sürecin içine katmayı planlıyoruz. Hayırlı, uğurlu olsun. Başarılar dilerim.”