İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Uluslararası Halkla İlişkiler Derneği tarafından düzenlenen ve dünyanın en saygın halkla ilişkiler ödülleri içerisinde gösterilen IPRA Altın Küre Ödüllerinde pandemi sürecindeki iletişim faaliyetleri ile büyük ödülün sahibi oldu. İBB Halkla İlişkiler Müdürlüğü, Birlikte Başaracağız kampanyasında sergilediği duyarlı halkla ilişkiler çalışmaları ile kriz yönetimi kategorisinde rakiplerini geride bırakarak hem ödül kazandı hem de ulusal ve uluslararası yönetimlere model oluşturdu.İBB’nin küresel Covid-19 salgını döneminde ‘Birlikte Başaracağız’ kampanyasıyla sergilediği etkin halkla ilişkiler faaliyetleri sektörün uluslararası boyuttaki en prestijli yarışmaları içerisinde yer alan IPRA’nın altın küre ödülüne layık görüldü. Sektörün alanında uzman jürileri tarafından incelenerek büyük ödüle hak kazanan proje ‘Kriz Yönetimi’ kategorisindeki tüm rakiplerini geride bırakarak büyük ödülün sahibi oldu. Altın küre ödüllü halkla ilişkiler çalışmaları aynı zamanda Covid-19 salgınında dünyanın pek çok ülkesinde yerel yönetimler açısından tecrübe ve bilgi paylaşımı alanında örnek proje olarak değer gördü.İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin toplumun tüm kesimlerini kapsayan, halk odaklı çalışmaları ve bütüncül yaklaşımı ile zorlu pandemi sürecinde vatandaş ile kurduğu dayanışma uluslararası boyutta takdir topladı. Halkla İlişkiler Müdürlüğü salgına karşı mücadelede hızlı karar, güçlü koordinasyon, doğru aksiyon prensibi ile tüm ekiplerini en verimli şekilde koordine ederek 7/24 İstanbullunun yanında oldu. Sosyal Hizmetler Müdürlüğü ve diğer İBB Birimleri ile entegreli çalışmalar vatandaşların Beyaz Masa’ya ilettiği taleplerinin en hızlı şekilde karşılanmasını sağladı.Covid-19 virüsünün Türkiye'de görülmesinin hemen ardından İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu önderliğinde ’16 milyon olarak kimseyi geride bırakmayacağız’ sloganı ile başlatılan Birlikte Başaracağız kampanyası kapsamında Halkla İlişkiler Müdürlüğü ALO 153 Çağrı Merkezi temsilcileri ve tüm birimlerdeki çalışanların sürece vermiş oldukları destek ile birbirlerine kenetlenerek İstanbulluların pandemi sürecindeki problemlerini çözmek ve olası kaosların önüne geçmek adına eşsiz bir çaba gösterdi.Kentteki kriz iletişiminde sayısal verilere bakıldığında da pandemiden en çok etkilenen kent olan İstanbul’da tüm kişi ve kurumların iletişim olarak aradığı ilk numaranın ALO 153 Çağrı Merkezi olduğu ortaya çıktı. Yaşam tarzı, alışkanlıklar değişirken salgın öncesinde 25-30 bin olan günlük çağrı sayıları salgın sürecindeki kesintisiz iletişim faaliyetleri ile 100 binleri aşarak Sosyal Belediyeciliğe örnek oluşturdu.
153 ÇAĞRI MERKEZİNE ENTEGRELİ 4 YENİ ÇAĞRI HATTI KURULARAK ETKİN KRİZ İLETİŞİMİ SAĞLANDI


Mart ayından itibaren özellikle Halkla İlişkiler Müdürlüğü’nün hayata geçirdiği yeni iletişim hatları aracılığı ile vatandaş başvuruları titizlikle değerlendirilerek mağduriyetin minimize edilmesi yönünde taleplerin hızlıca karşılanması için kriz iletişimi sergilendi. 65 Yaş Üstü Destek Hattı ile sokağa çıkma kısıtlaması bulunan vatandaşların ihtiyaçları uygulama üzerinden alınarak siparişlerinin, temel ihtiyaçlarının kendilerine ulaştırılması sağlandı.Yeni hatlar içerisinde yer alan 0212 449 49 00 -Psiko Sosyal Destek Hattı ile pandeminin yaralarını sarmaya, vatandaşları yalnız bırakmamaya yönelik olarak ücretsiz psikolojik danışmanlık hizmeti sunuldu. Normalleşme süreci öncesinde eşsiz fedakârlıklarda bulunan sağlık çalışanlarına da çağrılar aracılığı ile gönüllü koçluk hizmeti verildi. Aynı zamanda 444 00 93 Sağlık Çalışanlarımızın konaklama talepleri hattı ile ailelerine hastalık bulaştırma riski taşımalarından dolayı kaygılanan ve süreci evinde geçirmek istemeyen sağlık çalışanlarına konaklama hizmetinden yararlanmaları için en hızlı şekilde başvuru işlemlerinde yardımcı olundu.444 00 93 -Sosyal Hizmetler ve Yardımlaşma Hattı ile ayni ve nakdi bağış yapmak isteyen vatandaşlara bilgi desteği sağlandı, askıda fatura uygulamaları ile ekonomik anlamda zorluk yaşayan İstanbulluların su, doğalgaz fatura borcunun ödenmesinde etkin halkla ilişkiler çalışmaları vatandaşların dayanışma duygusunu tarihi boyutlara taşıdı.Kovid-19 salgınının ilk gününden itibaren Yerinde Çözüm, Mobil İletişim Noktaları da dahil olmak üzere Halkla İlişkiler Müdürlüğü bünyesindeki saha ekipleri, ALO 153 Çağrı Merkezi’ne ulaşan başvuruların çözümünde aktif rol oynadı. Halk ile yüz yüze iletişim kuran saha ekipleri taleplerin bekletilmeden ihtiyaç sahiplerine ulaştırılması için devriye halinde şehrin her noktasında görev aldı, hanelerin kapısına ihtiyaçları ulaştırarak kriz yönetiminde aralıksız çalıştı. Vatandaşların, görevlilerin sokağa çıkma kısıtı olan günlerde zorunlu olarak gerçekleştirmeleri gereken yolculukları konusunda da destek sağlandı. Salgını önleme çalışmaları doğrultusunda vatandaşları bilgilendirici, yönlendirici faaliyetlerle birlikte önemli meydanlar, nüfusun yoğun olduğu bölgeler başta olmak üzere kentin genelinde maske ve dezenfektan dağıtımında bulunuldu.Salgın riski ortadan kalkana kadar vatandaş talepleri; Telefon Kanalından(SMS, Beyazmasa 153 Çağrı Merkezi), Sosyal Medya Kanalından(Twitter, Facebook, Whatsapp, Instagram), Mobil Uygulama Kanalından(Beyazmasa Mobil Uygulama, Görüntülü İletişim) ve Web Kanalından(Web Form, Web Chat, E-posta) olarak 7/24 kesintisiz hizmet sağlanacak şekilde planlandı.

IPRA’NIN HALKLA İLİŞKİLER SEKTÖRÜNDEKİ YERİ


Uluslararası Halkla İlişkiler Derneği IPRA, halkla ilişkilerin profesyonellerine küresel ağda liderlik etmek, işbirliklerini geliştirmek amacı ile 1955 yılında faaliyetlerine başladı. Halkla ilişkilerin güvenilir iletişimini ve etik uygulamalarını geliştirmeyi amaçlayan kurum bu çalışmaları ağ kurarak ve mesleğin entelektüel liderliği üzerinden dünya çapında yaygınlaştırmaktadır. IPRA aynı zamanda her yıl Altın Küre Ödülleri başlığında yarışma düzenleyerek başarılı, vizyoner halkla ilişkiler ve iletişim çalışmalarını teşvik etmektedir.
1991 yılından bu yana düzenlenen IPRA’nın “Altın Küre Ödülleri”ne dünya genelinde yüzlerce kurum, kuruluş başvuruda bulunmaktadır. Bu yıl 37 kategori sayısına ulaşılan yarışmada başvurular, alanında uzman jüri üyeleri tarafından mercek altına alınarak konu, projenin hedefleri ve bu hedeflere ulaşmadaki başarısı, projenin iletişimi gibi kriterler değerlendirilerek eleniyor. Son aşamada finalistler arasında uygulamada mükemmelliğe ulaşan öncü proje ve işler “Altın Küre Ödülü”ne layık bulunuyor.