Erguvan rengi ;Sur moru ,Tyrian kırmızısı, erguvan kırmızısı, kraliyet moru, imparatorluk moru veya imparatorluk boyası olarak da bilinmektedir.

Sur moru(erguvan), ilk olarak antik Fenikeliler tarafından M.Ö. 1570'te üretilmeye başlanan boyalardan günümüz Lübnan'ında yer alan Sayda ve Sur kentlerinde elde edilirdi. Öyle ki "Fenike" adı koyu mor rengin vatanı anlamına gelen Grekçe Phoiníkē 'den gelmektedir. Rengin en önemli özelliği kolay solmaması ve ışık aldıkça daha parlaklaşmasıydı. Bu nedenle antik uygarlıklar tarafından asalet sembolü olarak tanımlandı ve kullanıldı. Homeros, İlyada'da ve Virgil, Aeneis'te de bu kumaşlardan bahsetmiştir.

Eski Grekçe'de 'porphyr(porfir)' ismiyle anılan erguvan rengi, Bizans'ta tam anlamıyla imparatorluğun en büyük simgelerindendi.

Erguvan moru Bizans hükümdarlarının kıyafetlerinde kullanılan bir renkti. Doğal yollarla üretilen en zor renk olduğu için, bir zenginlik ve güç belirtisiydi; imparator dışında hiç kimse mor pelerin takamazdı.

Roma ve Bizans’ta erguvan renkli özel tören kıyafetleri giyiliyordu.Hatta bu bağlamda Bizans'ta 'porfir giymek' terimi vardı ve bu imparatorluk pelerinini giymek demekti.

Bizans imparator ve imparatoriçe kıyafetlerinde sıkça rastlanılan erguvan renginin önemini imparator Iustinianos’un karısı imparatoriçe Theodora’nın şu sözlerinden anlıyoruz: ‘’Saltanat süren biri için sürgünde yaşamak dayanılmazdır. Bu erguvan rengi giysim olmadan hiçbir zaman var olmayayım ve karşılaştığım kişilerin bana kraliçe diye hitap etmedikleri günü görecek kadar yaşamayayım.’’

Kıyafetin dışında günlük kullanımda da erguvan rengi önem taşımıştır ve imparatoriçe İrene’nin de oğlu Konstantinos’u erguvan rengi bir yatak odasında dünyaya getirdiği kaynaklarda geçmektedir.

İmparator Diocletianus, kutsal giysilere bürünmüş kral kavramını ortaya atmış olup; Constantinus eflatun renkli giysi ve pabuçların kullanımını yalnızca kendisine ve ailesine özgü kılarak bunu onaylamıştır. Bu sayede de erguvan renginin sadece imparator ve ailesinin kullanımıyla sınırlanmış olmalıydı.

İskender Lahdi üzerinde mor tunik giyimli Pers Savaşçısı

5.yüzyılın başlarında imparator Arkadios’un oğlu, geleceğin II. Theodosios’unun (480-50) vaftizinin kutlanması sırasında Konstantinapolis’in sokakları altınla bezeli ipek dokuma yönteminin Batı’da hala bilinmediği ve bütün ipeklilerin büyük bedeller karşılığında Çin’den getirildiği dönemde yer almıştı.

Antinoopolis'ten mor şeritli toga giyimli Ammonius'un mumya portresi (MS 193-235)

Katedrale giderken ve oradan dönerken yapılan resmi törende yer alan herkes, kar tanelerinden oluşan bir girdap izlenimi uyandıracak şekilde beyaz giyiyorlardı. İmparatorluğun en soyluları alayın en önünde yürürdü. Yüksek mevkide bir soylu, imparatorun bebeğinin taşırken erguvan giysiler içindeki babası, onun peşinden giderdi. Seyirciler bile gösterişli giysiler giyerlerdi.

Palmyra Müzesi'nden MS II. yüzyıla ait Murex brandaris (Bolinus brandaris L.) ile boyanmış kumaş kalıntısı

Aynı zamanda Konstantinos töreni ‘’iç uyumun dış biçimi’’ olarak tanımlanmış ve ‘’törenlerin sarayın saygınlığını arttırdığı’’na ilişkin inancını ifade etmiştir. İmparator, elçi kabul ederken de özel kıyafetler tercih ederdi ve yakasının çevresi, göğsünün ve sırtının ortasına kadar mücevherler ve işlemelerle bezeli bantlar ile süslenmiş gösterişli brokardan yapılmış dar ve uzun bir giysi giyerdi. Taçlar biçim açısından zamana göre biraz değişirdi; fakat bugün Budapeşte’de saklanan Monamakhos’un 11.yüzyıla ilişkin tacı, üzerinde kakmalar olan sekiz altın plakadan yapılmıştı. Tacının ve mücevherlerinin yarattığı pırıltı, imparatorun gücünün ve ihtişamının bir göstergesiydi.

Protokonk (Protoconch) Detayı

Bizans imparatorluğunda kullanımı sadece imparator ve imparatoriçelere özgü olan mor boyanın hazırlanma süreci son derece pahalı ve güç bir işlemdi. Çünkü bu renk yalnızca dikenli bir deniz canlısı olan antik dönemden beri murex adı verilen bir deniz yumuşakçalarından elde edilirdi. Bu boya maddesi murex türü deniz kabuklarının hypobranchial salgı bezinde üretilmekteydi.

Murex adı verilen bu deniz yumuşakçaları, sepetleme yöntemiyle avlanır daha sonra preslenerek özündeki boyanın dışarı çıkması sağlanır sonrada boya özel olarak hazırlanmış fırınlarda pişirilirdi.

Yunanistan ve Asya kıyılarından, erguvan rengi boya yapımında kullanılan dikenli salyangoz toplama işi vergi muafiyetiyle teşvik ediliyordu.

-------------------------------------

Kaynak:

Ece KILIÇ, Bizans Dönemi İmparator Ve İmparatoriçe Kıyafetleri,2016

https://tarhbilgi.blogspot.com/

http://bugraderci.blogspot.com/

https://docplayer.biz.tr/