Bienal’de görülmesi gereken 10 proje! Tasarım okulunda dersler bugün başladı Kedilerden ne öğrenirim, başkalarından ne öğrenirim, sokaktan ne öğrenirim? Kafanızda buna benzer sorular varsa, dünyanın, insanlığın, teknolojinin ve tasarımın geleceğini merak ediyorsanız, iyi bir fikirle karşılaşmak heyecanlandırıyorsa, İstanbul’da sizin için yılın en iyi zamanlarından birindeyiz. İKSV tarafından düzenlenen 4. İstanbul Tasarım Bienali, ‘Okullar Okulu’ temasıyla bugün kapılarını açtı. Her biri farklı okulları temsil eden altı mekânda, 200’ün üzerinde katılımcının projeleri yer alıyor. Aralarından dikkat çeken 10 projeyi derledik. Banu TUNA btuna@hurriyet.com.tr Kedilerden ne öğrenirim, başkalarından ne öğrenirim, sokaktan ne öğrenirim? Kafanızda buna benzer sorular varsa, dünyanın, insanlığın, teknolojinin ve tasarımın geleceğini merak ediyorsanız, iyi bir fikirle karşılaşmak heyecanlandırıyorsa, İstanbul’da sizin için yılın en iyi zamanlarından birindeyiz. İKSV tarafından düzenlenen 4. İstanbul Tasarım Bienali, ‘Okullar Okulu’ temasıyla bugün kapılarını açtı. Her biri farklı okulları temsil eden altı mekânda, 200’ün üzerinde katılımcının projeleri yer alıyor. Aralarından dikkat çeken 10 projeyi derledik. Nur Horsanalı/Halletmek Akbank Sanat - Bozum Okulu Esnaftan anlık çözümler Nur Horsanalı’nın bir kitap, bir video ve bir haritadan oluşan ‘Halletmek’ adlı projesi Karaköy ve Beyoğlu civarında kişilerin sokakta günlük ihtiyaçlarına bulduğu anlık çözümleri inceliyor. Tasarımcı, İstanbul sokaklarında karşılaşılan pek çok sorunun içgüdüsel yöntemlerle çözüldüğünü gözlemledi. Bunun üzerine esnafın oturduğu tabureler, sokaktaki seyyar tezgâhtarlar, sokak hayvanları için üretilmiş evler gibi İstanbul sokaklarında yürürken her zaman görebileceğimiz pratik çözümleri belgelemeye başladı. OttonIe von Roeder/Emek Sonrası Laboratuvarı Akbank Sanat - Bozum Okulu Çaycı robot Hizmet işlerini robotlar üstlendiği takdirde çalışmanın nasıl bir değişim geçireceği üzerine odaklanan projeler üreten Ottonie von Roeder, İstanbul’da bir makine mühendisi ve bir çaycıyla birlikte insanların yaratıcı yönlerinin üzerine daha çok gitmeleri için günlük işlerini yaptırabilecekleri bir robot tasarladı. Bir çay koyma makinesi, Türk usulü metal tepsisi, çay bardakları, çaydanlıkları olan bir robot, çaycı yerine bardakları temizleyebiliyor ve çay doldurabiliyor. Gamze Gündüz, Güher Tan, Tangör Tan/PazaryerindenStudIo X-İstanbul - Sindirim Okulu Pazardan ne öğreniriz? Proje, pazaryerlerinin tarih boyunca kültürel, toplumsal ve antropolojik bilginin kolektif bir şekilde üretildiği, biriktirildiği ve yayıldığı bir platform, altyapı ve öğrenim yeri olarak işlev gördüğü fikrinden yola çıkıyor. Nazilli, Karacasu, Tire ve Ödemiş’te kurulan pazarları ve üreticileri araştırıyor, pazarlardan neler öğreneceğimize bakıyor. Bu süreci devamlı olarak paylaştıkları bir Instagram hesapları da var. Cansu Cürgen&Avşar Gürpınar/Muğlak Standartlar EnstitüsüPera Müzesi – Ölçekler Okulu Yumurtanın standardı Günlük hayatta ölçüm için kullandığımız bazı standartların aslında nasıl standart olmadığını anlatıyor. Çay bardağı, el, yumurta gibi ölçü birimlerinin zaman ve mekâna göre değişen muğlaklıkta olduğuna odaklanan proje, standartların insanlar, topluluklar, kurumlar ve devletler gibi farklı tarafların uzlaşmasıyla belirlendiğini gösteriyor. Projede de Paşabahçe’nin bugüne kadar ürettiği çeşitli büyüklük ve şekillerde çay bardağı ve hikâyeleri yer alıyor. JudIth Seng/Akışkan Ölçüler Okulu Pera Müzesi – Ölçekler Okulu Kumla pazarlık Pera Müzesi’nin beşinci katındaki bembeyaz alanda yan yana dizilmiş rengârenk kum tepeleri göreceksiniz. Bienal öncesinde araştırma için Kapalıçarşı’ya giden Alman sanatçı Judith Seng, günün her saatinde, malların fiyatının değişebildiğini ve bir ürünün değerinin ne kadar akışkan olduğunu fark etti. Bu akışkanlığı ve muğlaklığı göstermek için projesinde aslında hiçbir zaman ne kadar olduğunu bilemeyeceğimiz kumları kullanmaya karar verdi. İzleyiciler kumla pazarlık yapmaya davet ediliyor. Mark HennIng Grup Sergisi/Güven Veren Bir BedenPera Müzesi – Ölçekler Okulu Normal nedir? Pek çok tasarımcı ve sanatçının işlerine yer veren enstalasyon, soyut ve çoğu zaman elle tutulmaz bir mefhum olan güveni inceliyor. Güven, sıklıkla içsel ‘normal’ tanımlarımızı oluşturduğumuz sosyalleşme süreçlerimizle öğreniliyor. Bedene güveni ölçmenin bir aracı olarak sıkça başvuruluyor. Bedeni standartlara ve normlara göre okuyor, güveni karşılaştırma yoluyla ölçüyoruz. Peki kimlik ve güven açısından artık birer yüzden fazlası değil miyiz? Yapay zekânın gelişimiyle birlikte, güven geliştirmede insanın temsilinin artık nasıl bir önemi var? EmelIe Röndahl ve diğer katılımcılar/Zamanı Google’da Durduran Dokumacılık Salt Galata/Zaman Okulu ‘Zamanı Google’da Durduran Dokumacılık’ için dünyanın farklı yerlerinde yaşayan 20’den fazla el dokumacısına aynı talimat verildi: Google’da ‘tekstil, Türkiye, emek’ anahtar sözcükleriyle arama yapın ve bir saniye içinde kendinize, sonraki birkaç hafta boyunca Türk ya da rya düğümü olarak da bilinen Gördes düğümü tekniğini kullanarak dokuyacağınız bir resim seçin. Ebru Kurbak/Sıkça Sorulmayan SorularYapı Kredi Kültür Sanat – Akışlar Okulu İşe yaramayan beceriler Bütün insanlar, becerilerini bulundukları fiziksel, toplumsal ve kültürel ortamda ayakta kalmaya çalışırken geliştiriyor. Ne var ki başka bir yere göç edildiğinde, bu becerilerin bir kısmı da işe yarar olmaktan çıkıyor. İnsan yeni bir iklim, yeni bir dil, yeni toplumsal davranış kuralları, yeni âdetler, yeni tutumlarla karşı karşıya kalabiliyor. Kişiden hiç bitmeyecek bir öğrenme sürecine girmesi bekleniyor. Sıkça Sorulmayan Sorular, Avusturya’ya yeni gelenlere şu basit sorunun yöneltilmesiyle ortaya çıktı: Hangi işte iyisinizdir? SO? Mimarlık/Suda YaşamArter – Dünya Okulu Depremden sonrası İstanbul’da bir deprem durumunda kullanılacak acil toplanma alanları 2001 yılında belirlendi. Ne var ki o tarihten sonra bu kamusal alanların büyük bir kısmının üzerine binalar yapılmış olması, acil bir durumda insanların nerede barındırılacağı sorusunu da beraberinde getiriyor. ‘Suda Yaşam’, çözümü suda arıyor. Depremde oluşacak bir tsunamiden etkilenmeyecek bir bölge olan Haliç üzerinde kullanılabilecek yüzer bir kurgusal yapı, bu diyaloğu başlatıyor. Gerçek boyutlu prototip, Rahmi M. Koç Müzesi’nde su üstünde görülebilir.